(Kimya Mühendisliği 1976 mezunu), Eski Tüpraş Genel Müdür Yardımcısı, Emekli
Bizim kuşağımızda ve bugün de her lise mezununun okumak istediği Boğaziçi Üniversitesi’ne Devlet Parasız Yatılı Sınavını kazanarak okuduğum Diyarbakır Maarif Koleji’nden geldiğimde, öncelikle estetik, zarafet, görünür bir disiplin ve düzenin tüm ögelerini taşıyan kampüsün konumundan çok etkilenmiştim. Henüz devletleştirilmiş bu üniversitede ekonomik zorluklar ile “nasıl baş ederim” endişem daha ilk gün sonradan bursa çevrilecek bir borçlandırma sözleşmesi ile yalnızca kişisel beyanıma dayalı değerlendirme sonucu hızlıca/bir çırpıda çözülmüştü. Eğitim sürecine kendine güven ile başlayarak, bilgiye ulaşmanın basit yalın ve özgür düşünce ile mümkün olabileceği öğretilmişti. Bilgiyi sorgulama hep teşvik edilmiş, kendimizi sürekli geliştirebildiğimiz yeni yol ve yöntemler öğretilmekteydi. Sonuç odaklı düşünme, öğrenme ve karar verme her disiplinin ortak paydasıydı.Kişisel ve mesleki gelişimi destekleyen dört yılın ardından, dünyanın her yerinde mühendislik yapabileceğim duygusundan emin olarak mezun oldum. Üniversitenin sözlük anlamına uygun olarak aldığım bu evrensel birikimde dönemin diğer üniversitelerinden farklı olarak eğitmenlerimizin kürsüleri yoktu, doğrudan bir iletişim her ortamda mümkün kılınmıştı. Boğaziçi Üniversitesi’nin fark yaratan en önemli özelliği ise öğrenciyi ayrıntıya boğmadan “bilgiye ulaşmanın en kolay ve güvenilir yolunun” öğretilmesiydi.Ülkemizde petrol rafinericiliğinin ilk basamaklarından başlayarak üst yönetimine tırmandığım çeyrek yüzyıl boyunca bu bilgi birikimi ve kişilik özelliklerinin tümünü kullandım. Her kullandığımda da o zamanları hatırladım. Sonuç olarak ‘iyi okul sizin kendi çocuğunuzdan okumasını istediğiniz’ okuldur. En tarafsız yorum bu şekilde özetlenebilir.
Mezunlarımız
Mezunlarımızdan
(Kimya Mühendisliği 1976 mezunu), Novartis Türkiye Başkanı
Kimya mühendisiliğini bitirmiş olmaktan çok memnunum ve kariyerime çok değer kattığını düşünüyorum. Herşeyden önce genel olarak mühendislik okumuş olmak analitik düşünme yeteneğinin extra gelişimine çok katkı sağlıyor.Kimya mühendisliği okumuş olmak ise, bunun üzerine, her konuda sonuç odaklı en optimum prosesleri dizayn edebilmek, deneylerle gözlemlemeye ve öğrenmeye çok açık olmak , seçeceğiniz sektör teknik ve bilim ağırlıklı ise ( ki ben ilacı seçtim) kendinizi fenni konulara karşı yabancı değil, aksine çok da güvenli hissetmenizi sağlıyor.Boğaziçi ise ciddi bir ekol, bunu şimdi mezun olduktan 20 yıl sonra daha iyi görebiliyorum. Henüz 8 yaşında ama oğlumun da zamanı gelince Boğaziçi'n de okumasını çok arzu ediyorum...Üniversite sadece eğitim değil, insanın yaşama bakışının şekillendiği ve ana networklerinin oluştuğu bir ortam. Sağolsun okulumuz, sağ olsun bölümümüz, hocalarımız ve arkadaşlarımız...
(Kimya Mühendisliği 1999 mezunu), Ege Kimya Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ürün Geliştirme ve ARGE Direktörü
Dikkat edin, eğer genetiğinizde mühendislik kodları yoksa çok çok zorlanacağınız bir program kimya mühendisliği... Ama severek yapacağınız bir meslek olacağını düşünüyorsanız sonuna kadar tavsiye ederim. Laboratuvardan fabrika sahalarına, satış ofislerinden teknik servise kadar bir çok alanda ve onlarca değişik sektörde çalışmak için kapıları açan bir anahtar kimya mühendisliği.... Bu mesleği yapsın ya da yapmasın, mezun tüm arkadaşlarımda gözlemlediğim ortak özellik ise mühendisçe düşünme yetisini yaptıkları ne olursa olsun devam ettirmeleri. Yani bu bölümden mezun olursanız insanlar sizi her zaman bir mühendis olarak tanır. Benden söylemesi... Bu programın akademik ağırlığı Boğaziçi Üniversitesi'nde müthiş bir sosyal yaşantıyla dengeleniyor. Sosyal kulüplerden birine muhakkak girin. Harika bir çevre ve sağlam dostlukları bu kulüplerde bulacaksınız. Sadece finallerden sonra Boğaz manzarasına karşı çay içebilmek için bile tekrar girerdim bu okula!
(Kimya Mühendisliği 1979 mezunu), Emekli
Dönüp geriye baktığımda ,farkı aramak için çalıştığımda zorlandım ama buldum.Hoşuma gitti çünkü cok yıllar önce sadece bir tutku ve hisle sarıldığım Bogaziçi Üniversitesi aslında hayatımda yaşadığım farklılıkların başlangıç noktasıydı. Aslinda üniversitelerdeki eğitim seviyesi imkanları öiçüsünde birbirine yakın ama biz boğaziçileri diğerlerindem farklı kılan ayrıntı bizlerin geleceğini şekillendiren bizleri hayattada meslektaşlarımızdan bir adım öteye çıkaran bu okulda bize aşılanan sosyal girişimcilik kendine güven ve zorlukları aşabilme yetisiydi.Yaklaşık 36 senelik çalışma hayatımı bu yılbaşında emeklilikle noktaladım.Çalişma hayatımın her aşamasında Boğaziçili olmanın ayrıcalığını yaşadım.Bununla gurur duyuyorum.Çok genç yaşlarımda bugün bile altına girmeye lorkacagım yüklerin altına bilinçli ve güvenle girmemde Bogaziçili olmamın büyük katkısı olduğuna inanıyorum,Kimya mühendisliğini isteyerek seçtm ve bu meslekte çok mutlu oldum. Herkese tavsiye ederim.Sagolsun bizi yetiştiren hocalarımız sagolun bize bu imkanları sunan ülkemiz, saygılarımla.
(Kimya Mühendisliği 1976 mezunu), Tüpraş Türkiye Petrol Rafinerileri A.Ş. Genel Müdür ve Yönetim Kurulu Üyesi
Üniversiteyi ilk gördüğümde, dünya incisi İstanbul Boğazı’nın hemen kenarında, demet demet erguvanların içindeki konumu ve mimarisinden çok etkilenmiş, yaşamımda yepyeni bir kapının açıldığını hissetmiştim. Boğaziçi’nde bireysel değerlerimiz ile tanışarak, kendimizi keşfederek eğitime başladık. Ardından bilgiye erişmenin yolu ve yöntemlerini öğrendik. Bu özellik, aslında her türlü sorunun cevabını bulabilmenin anahtarı idi Özgür düşünceyi besleyerek, araştırma isteği duymamızı sağlayan, geniş ve özgür bir bakış açısı ile tanıştık. Bu bakış açısı, bilgi ve birikimin üzerine güçlü bir özgüven inşa etmemizi sağladı. Yalnızca iş odaklı bir başarının insan yaşamı için yeterli olmadığı, sosyal yaşamın renkleri ve zenginliği ile gelişmenin gerekliliği de Boğaziçi Üniversitesi’nde öğretilenler arasındaydı. Bugün enerji sektörünün lider kuruluşunun temsilcisi olarak, dünya konjonktüründe, sektörümüzde, kendi iç yapımızda yaşanan tüm değişim ve dalgalanmalarda bu özellikler ve birikimimizle yön buluyor, kısa sürede doğru kararlar üretebiliyoruz. Dünya, zaman, değerler değişse de köklü okulların bir önemli göstergesi de farklı kuşakların tercihidir. Köklü, bir o kadar da yenilikçi değerleri ile Boğaziçi Üniversitesi’nin Kimya Mühendisliği bölümü ailemin 2. kuşağı tarafından da tercih edildi, şimdi merakla 3. kuşağı bekliyoruz.
(Kimya Mühendisliği 2011 mezunu)
Bogazici Universitesi'nin yillarca suregelen birikimi ve oturmus egitim ve ogretim anlayisi tercihimi etkileyen en buyuk faktorlerden biridir. Bununla birlikte, her turlu sosyal ve sportif alanda etkin olan ogrenci kulupleriyle, kisinin hayatinda en onemli yere sahip bu donemini istedigi sekilde renklendirme firsati buluyor. Ayrica, kampusun merkezi olusu, etkinlikleri ve firsatlari yakalamayi kolaylastiriyor.
(Kimya Mühendisliği 2005 mezunu), Henkel Türkiye TCS Manager
Boğaziçi Üniversitesi'nde okumak çok büyük bir ayrıcalık ve ben bunu yaşamanın keyfini okurken sürdürdüğüm gibi mezuniyetimden şu güne kadar da halen sürdürmekteyim. Boğaziçi mezunuysanız eğer sizi farklı kılan şeyler ayrıntılarda gizlidir hep. İş hayatında herkes önemli sunumlar hazırlar, herkes büyük toplantılara girer, ama siz Boğaziçi mezunuysanız eğer sizin önemli anlarınız hep bir adım önde olacaktır diğerlerinden. Beraber okuduğunuz arkadaşlarınızla gerek iş hayatından gerekse sosyal hayatta hep çok güzel yerlerde çok güzel karşılaşmalar yaşayacaksınız. Kimya Mühendisliği'nde okumak ise Boğaziçi'li olma ayrıcalığını pekiştirip, beni çok severek yaptığım bu mesleğin gururlu sahibi yaptı. Bölümüme çok isteyerek girdim ve çok severek okudum. Bölümde aldığım mesleğime yönelik teknik bilgiler, en az onlar kadar önemli olan araştırarak her bilgiye ulaşılabileceğine olan güven ile birleşince iş hayatında bana sunulan fırsatların sayısını arttırdı. Bu güveni ise bize bilgiyi direk yüklemek yerine ona araştırarak ulaşmamızı sağlayan ve bu yolda bize her türlü desteği veren sevgili hocalarımız aşıladı. Bir projenin nasıl yönetileceği, takım olarak çalışmanın ne kadar önemli olduğu, zamanın nasıl iyi kullanılacağı gibi bir çok noktayı çoğu kişi ancak iş hayatına adım attıklarında öğrenirken ben bu bilgiler ile donatılmış halde mezun oldum. Okurken bazen çok da önemli gelmeyen en ufak ayrıntılar dahi iş hayatında fark yaratmamı sağladı. Bu sayede şu anda çok severek yürüttüğüm AR-GE Müdürü görevine çok genç sayılabilecek bir yaşta ulaşmış oldum. Bu yüzden bölümdeki tüm hocalarıma sonsuz teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum. Tüm genç arkadaşlarımın Boğaziçi'li bir Kimya Mühendisi olmanın ayrıcalıklarını ve keyfini yaşamalarını ve isimlerini büyük başarılara yazdırmalarını dilerim.
(Kimya Mühendisliği 1979 mezunu), MARLATEKS TEKNOLOJİ A.Ş. Genel Müdürü
Neden Kimya Muhendisligi? Onumuzdeki ilk on yilda Turkiye de Kimya Sektorunde inanilmaz bir gelisme olacagi ongorulmektedir. Mevcut durumda Turkiye'de kimya ara madde uretimi gelismis Avrupa ulkeleriyle kiyaslandiginda yok denecek kadar azdir. Ancak bu durum hizla degismekte, yeni firmalar, yeni sanayi tesvikleri tesis edilmektedir. Kapital dergisinde bu konuda kapsamli bir haber yayinlandi. Onumuzdeki yillarda kimya uretimi Turkiye de 50 milyar USD a ulasacagi beklenmektedir. Bu gelismeler yetkin Kimya egitimi almis personel ihtiyaci gerektirecektir.
(Kimya Mühendisliği 1998 mezunu), W.R. GRACE Türkiye , Ortadoğu ve Hindistan Bölge Operasyonları Müdürü
Öncelikle bölümümüzden bağımsız olarak Boğaziçi Üniversitesi’nin her öğrenciye kattığı bir büyük artıyı vurgulayarak başlamak gerek: Bugünün iş hayatında başarıya giden en önemli etken “insan ilişkileri” ve Boğaziçi Üniversitesi’nin hangi bölümünde eğitim alırsanız alın, okulumuzun bu konuda öğrencilerine kattıkları tartışılmaz. Kimya Mühendisliği Bölümü’müze gelince Boğaziçi Üniversitesi’nin ve bölümümüzün çok uzun yıllardan bu yana yurt dışındaki üst seviye üniversiteler tarafından tanınıyor olması, yüksek lisans için yurt dışını tercih edecek öğrencilerimizin bu hedeflerini (çoğunlukla da burslu olarak) gerçekleştirmelerini sağlıyor. Sadece doktora yaparak akademik kariyerde ilerlemeyi düşünen öğrencilerimize değil, master yaparak daha sonra profesyonel hayata atılacak olan öğrencilerimize de bu imkanı kullanarak ufuklarını genişletmelerini öneriyorum.
Ayrıca BÜ Kimya Mühendisliği’nde “öğrenmeyi öğreniyorsunuz”, bu da iş hayatınız boyunca kariyerinizde yükseldikçe almanız beklenen yeni görevlere uyum sağlama sürecinde size çok yardımcı oluyor. İş hayatındaki rakipleriniz şaşkınlık ve bocalama devresini yaşarken sizler çoktan işe alışma evresini tamamlayıp çalıştığınız kurum için katma değer yaratmaya başlıyorsunuz.
BÜ Kimya Mühendisliği’nde edineceğiniz “bilgi paylaşımı ve sunum becerileri” de çok önemli. Çünkü bölümümüzde sadece işinizi iyi yapmanız değil, yaptığınız işin sunumunu nasıl hazırlamanız gerektiği de öğretilir. Günümüzde pek çok firma artık coğrafi organizasyon şemalarını değil, fonksiyonlara bağlı matriks organizasyon şemalarını benimsiyor. Bu organizasyon şeması içinde sizin üzerinde çalıştığınız bir işin içeriğini, bugüne kadar sizin bu konuda neler yaptığınızı, bundan sonra ne yapmayı düşündüğünüzü ve bunun için kimlerden nasıl bir yardım ve destek beklediğinizi başka insanlara da verimli bir şekilde anlatabilmeniz artık çok kritik bir başarı parametresi haline geldi.
Ama hepsinden önemlisi, BÜ Kimya Mühendisliği Bölümü’nde alacağınız “mühendislik formasyonu ve analitik düşünme yeteneği” sizlere hayatınızın her alanında en önemli kapıları açacaktır. Bu yetenek de sadece üretim veya ARGE gibi teknik görevlerde değil, satış pazarlamadan tutun lojistiğe kadar her alanda sizin bir birey olarak fark yaratmanızı sağlayacaktır. Çünkü hangi konuda olursa olsun, eğer büyük resmi görebilir ve sistemin (ister müşteri ilişkileri ve pazardaki rekabetin dengeleri olsun, ister bir fabrikanın üretim hattındaki darboğazların giderilmesinde olsun) nasıl çalıştığını çözerseniz başarı kaçınılmazdır...
(Kimya Mühendisliği 2001 mezunu), Novartis Türkiye (Kalite Güvencesi Müdürü)
Boğaziçi, değerli öğretim üyeleriyle, tarihi binalarıyla, sosyal ortamları sağlayan kampüs ortamıyla ve yıllar sonra bile devam eden okul arkadaşlıklarıyla bir ekoldü benim için. Boğaziçi, bana analitik düsünmeyi, zor olanı keyif alarak yapmayı, takım ruhunu ve başarma duygusunu öğretti.Boğaziçili olmakla her zaman gurur duydum, En büyük dileğim bizden sonraki mezunların da bu ekolü devam ettirmesi ve yıllar sonra da benim paylaştığım gururu paylaşması.
(Kimya Mühendisliği 1991 mezunu), MERCK (İş Birimi Müdürü)
Mezun olduktan sonra üretim yapan bir tesiste kimya mühendisi olarak çalışmayı veya akademik kariyeri düşünmedim. İşin ilginç yanı okula başlamadan önce de niyetim bu olmamıştı. Satışla başladım, pazarlamayla devam ettim ve sonra da yöneticiliğe kadar ilerledim. Fakat çalışma hayatım boyunca her zaman kimya mühendisliğinde aldığım eğitim ve bakış açısının çok yararını gördüm. Okul ve ortam olarak Boğaziçi Üniversitesi’nin ve daha önemlisi bölümdeki öğretim üyelerinin oluşturmamda büyük katkıları olan kişisel vizyon, kariyerimde ilerlememi sağladı/sağlıyor. Geçenlerde katıldığım bir seminer dersinde 20 yıldan sonra ilk kez, ana derslik olan KB 401’e gidişim, çok güzel hatırlattı o zamanları. O kürsüde yıllar önce ilk sunumumu yaptığımı düşündüm. Şimdi hemen her günüm bir sunumla / bir fikri savunmakla geçiyor. Öğretim üyelerinin fikirlerimizi çok güzel sorguladıklarını hatırlıyorum. Şimdi hemen her gün böyle sorularla karşılaşıyor ve onları çözerek işlerimizi yoluna koyuyoruz. Derslerin projelerini hatırlıyorum, takım çalışmalarını hatırlıyorum. Kariyerimde hep ekiplerin içinde üye, takım lideri olarak çalıştım. Birlikte, ortak bir amaç için çalışmanın ilk adımlarını oralarda attığımı biliyorum. Laboratuarlardaki uzun çalışmalar da çok güzel örnekler. Kimya Mühendisliği’ni diğer bölümlerden ayıran ve bana çok katkısı olan bir başka özellik ise çok sayıda ve zorlayıcı “deadline”larla çalışmaktı. Bu herhalde hepimizin kariyerlerinin en “vazgeçilmez” parçası oldu yıllar boyunca. Buraya kadar verdiğim örnekler çalıştığımız şirketlerin işlerini yürütmesi için olmazsa olmazları sağlıyor. Bunlara ek olarak Boğaziçili olma ruhu, Kimya Mühendisliği’nin bölüm olarak birbirine bağlılığı, çalışırken eğlenebilme, birbirine saygı / sevgi, arkadaşlıklar yine şirketlerimizin çok önem verdiği kurumsal değerlerin yaşatılmasına büyük katkı veriyor. Bu nedenle Boğaziçi Kimya Mühendisliğini herkese hararetle tavsiye ederim.
(Kimya Mühendisliği 1974 mezunu), SANDOZ Gebze 1 Fabrika Direktörü
Bogazici Universitesi Kimya Muhendisligi Bolumu 1974 Mezunuyum.Nuran Varolan (Yavuz). Bogazici Universitesi 1970 li yillarda da ve simdi de onemini ve prestijini hic kaybetmemis Turkiye nin nadide bir egitim merkezidir.Ogrenciye dusunmeyi,karar vermeyi belli kaliplar icinden cikmayi ogreterek , surekli gelisim prensibiyle , her isin ve konunun boyutunu yeni boyutlara tasiyan egitimi verir.Bir konuyu incelerken ,bir problemi cozerken Bogazici li hem yeni bir sey ogrenmenin sevincini yasar hem de olay cozuldugunde sadece cozulmekle kalmamis yeni bir sistem yaratilmistir. Bogazicinde insan cok calisir ama ortam oyle yasam ve enerji yukludur ki, zevkinden de gecilmez. Sosyal aktivitelerin kalitesi ve yogunlugu,kisilerin ve egitimcilerin herkesin yasam ve dusunce sekline gosterdigi saygi ve anlayis bugunun modasi ile olusmamis, gecmisten miras yerlesmis bir okul kulturudur. Niye Kimya Muhendisligi derseniz hem muhendis olmayi hem iyi bir takim oyuncusu ve proje yoneticisi olmayi bu bolumde cok iyi ogrenirsiniz. Okulun zor bolumlerindendir ama bu bolumu bitiren Kimya Muhendisleri hayatta her turlu zorlugun ustesinden gelebilirler.Ben calistigim Sirkette bir cok ilk e imza attim , sinif arkadasim Bogazici mezunu Kimya Muhendisi Ahmet Esen de ayni sirkette bir cok onemli global basarilara hem de Kimya disi alanlarda imza atti. Bogazici Mezunu bir Kimya Muhendisi oldugumu soylemekten her zaman onur duydum ve her zaman da duyacagim. Insanlar Bogazici deyince siradan bir basari oykunuz olmadigini derhal dusunur,bir cok kapi kendiliginden acilir. Okulumuzu bugune ayni prestijle getiren Hocalarimiza sonsuz tesekkurler. Gencler siz de bu ekolun bir parcasi olun. Sevgilerimle
(Kimya Mühendisliği 1997 mezunu), Merck Pharmaceuticals (Executive Director)
I currently lead a process development and engineering group at Merck, focusing on biological therapeutics. The chemical engineering degree along with the bio related electives that I have taken has provided me with a tremendous foundation to build upon. Chemical engineering brings together many essential subjects that are very much relevant to both synthetic (chemistry based) and biological drugs. Chemical engineers are in very high demand within the pharmaceutical industry simply due to the superior engineering skills they develop through a well-established curriculum. Over the last few years, in parallel with the developments in biological medicines/protein based therapeutics, chemical engineering curriculum has also evolved to include classes aiming to teach more biological concepts and polymer and protein-surface interactions based concepts to aid in device design. These are just a few examples to demonstrate how chemical engineering curriculum relates to pharma/biotech industry.
(Kimya Mühendisliği 2014 mezunu)
Boğaziçili olmak lisede kurduğum bir hayaldi. Eğitim sistemi, sosyal çevresi, etkinlikleri ve cezbedici atmosferiyle beni etkileyen bir üniversiteydi. Hayalimi gerçekleştirebilmek, Boğaziçili olmak ve bu harika ortamın bir üyesi olabilmek hayatımda yaşadığım güzel tecrübelerden biri oldu ve olmaya devam edecek.
Öğrencilerimizden
(Kimya Mühendisliği Lisans Ögrencisi)
Benim için Boğaziçi Üniversitesi fark yaratmak için attığım en büyük adım demek. İlk hayalimi gerçekleştirdim, şimdi ondan aldığım güçle daha iyilerini başaracağım demek. Boğaziçi Üniversitesi sadece mühendis olmayı değil, hayatı öğrendiğim yer. Eğitim kalitesi, sosyal kulüpleri, kariyer imkanları ve tabii ki güney çimleriyle bir üniversiteden beklediğim her şey. Boğaziçi'nde okumak bugüne kadar aldığım ve asla pişman olmayacağım en güzel karar. Çünkü bana sunduğu imkanlarıyla Boğaziçi mezunu olmak, verdiğim bütün emeklere değer.
(Kimya Mühendisliği Lisans Ögrencisi)
Ezberlemektense öğrenmeyi destekleyen akademik programından, Boğaziçi Üniversitesi'nin köklü kültürel birikimine, bünyesinde bulundurduğu değerlerle Kimya Mühendisliği, yorucu bir sınav dönemini geride bırakmış üniversite adayları için enerjilerini geri toplamak ve öğrenmeye devam etmek için ideal bir ortamdır. Lisedeyken arkadaşlarımla hayalini kurduğumuz Boğaziçi Üniversitesi'nde eğitim almak bana tahmin edebileceğimden çok daha fazla tecrübe kattı. Her öğrencinin ilgisini çekecek bir aktivite bulabileceği geniş sosyal klüpleri ile iş ve sosyal hayat dengesini kurmayı öğrenirken, sıcak ve samimi akademik kadronun rehberliğinde kendimi profesyonel ve akademik olarak geliştirdim. Mezuniyet sonrası kariyerine kimya mühendisliği ile devam etmeyecek adaylar için dahi bölümümün her zaman yol gösterecek bir hayat tecrübesi olacağına inanıyorum.
Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği’yle ilk karşılaşmam lise yıllarımda kendime bir yol çizmeye çalışırken gerçekleşti. Okulumda düzenlenen tanıtım günlerinde farklı bölümlerden hocaların seminerlerine katılmış ve kendimi hiçbir alana ait hissedememişken günün son seminerinde bölümümüz hocalarını dinleme fırsatı buldum. Beni, içinde farklı alanlara yönelebileceğim, sektöre etki eden, üstelik sanılanın aksine kimyadan çok fizik ve matematik ağırlıklı bir meslekle tanıştırdılar ve Kimya Mühendisliği Bölümü’ndeki serüvenim tam da bu noktada başladı. Kimya Mühendisliği öğrencisi olmak zor ve yoğun bir çalışma temposunu beraberinde getiriyor. Ancak bir noktada fark ettim ki güney çimlere inmek ve kuzeydeki bölüm binamıza gitmek arasında bir seçim yapmam gerektiğinde ikincisini seçmeme sebep olacak kadar zevkli bir bölüm kimya mühendisliği. Müfredatının yanı sıra bölümü bu kadar zevkli kılan, hepsi alanına etki eden ve öğrencileriyle birebir ilgilenen hocalarımızdır. Bize bilgiye erişmenin yollarını öğrettikleri, bir mühendis gibi düşünmeyi aşıladıkları ve bütün bu süreçte hep destek oldukları için bile kendimizi değerli hissetmemizi sağlıyorlar. Tam olarak hayal ettiğim gibi geçmekte olan bu üniversite hayatımın ileride dönüp baktığımda en çok özleyeceğim yıllar olacağına eminim.
Boğaziçi Üniversitesi’nin benim için anlamını en kısa şekilde ifade edecek olursam, kendimi sınırlamadan hayal kurabildiğim bir yuva olduğunu söyleyebilirim. Okula geldiğim ilk yıldan itibaren hayallerime ilham olan insanlarla tanıştım ve hayallerim değişse de hayal kurma azmimi hiçbir zaman kaybetmedim. Hayatta hedeflere ulaşmak kadar hedeflere giden yolda mutlu olmanın ve kendini geliştirmenin de çok önemli olduğunu düşünüyorum. Boğaziçi Üniversitesi, bana sınırlarımı zorlarken mutlu kalabilme yeteneğini kazandırdı. Bölümümüzdeki her hocanın eşsiz kişiliği kendi karakter gelişimime katkı sağladı. Teorik bilgileri öğretmek için gösterdikleri çabanın yanı sıra yoluna ışık arayan öğrencilerine kapıları her zaman açıktır. Uzun lafın kısası, Boğaziçi Üniversitesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nden hem çok yönlü, analitik düşünebilen bir insan hem de sorumluluklarının bilincinde olan ve karar verirken vicdanını göz ardı etmeyecek bir mühendis olarak mezun olacağıma inanıyorum.